Türkiye'nin en büyük yangının çıktığı Antalya'nın Manavgat ilçesinde açıklamalarda bulunan Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Antalya ve Muğla'da toplam 2 bin 516 bağımsız birimin ağır hasarlı, acil yıkılacak ve yıkık olduğunun tespit edildiğini, şu ana kadar yangında ağır hasar gören 1100 binanın yıkıldığını açıkladı. Evlerin inşasına başlandığını da belirten Bakan Kurum, nesli tehdit altındaki 52 türe yönelik tohum toplama çalışmalarının ise sürdüğünü söyledi.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, beraberinde Antalya Valisi Ersin Yazıcı, AK Parti Antalya milletvekilleri İbrahim Aydın, Tuğba Vural Çolak ve Kemal Çelik ile birlikte yangın afetinin yaşandığı Manavgat, Alanya, Gündoğmuş ve Akseki ilçeleri kaymakamları ve ilgili tüm kurum amirlerinin katılımıyla koordinasyon toplantısını gerçekleştirdi. Bakan Kurum, yangından etkilenen mahallelerin muhtarlarıyla yapılan toplantıda da sorunları dinlendi. 'Manavgat, Gündoğmuş, Akseki ve Alanya Yangın Afeti' başlıklı toplantıların ardından Bakan Kurum açıklamalarda bulundu.
2 İLDE 2 BİN 516 BAĞIMSIZ BİRİM AĞIR HASARLI
Yangından yaklaşık 1 ay sonra muhtarlarla çok verimli istişare toplantısı yaptıklarını belirten Bakan Kurum, vatan müdafaası verir gibi günlerce insanüstü gayretle çalışıldığını söyleyerek, ilgili tüm kurumlar ve çalışanlarına teşekkür etti. 11 gün süren yangında mahalle ve köyleri karış karış gezdiklerini ve tüm bölgeleri yeniden ihya etmek için canla başla çalışmaya devam ettiklerini söyleyen Kurum, “Bakanlık olarak hızlı bir şekilde hasar tespit çalışmalarımızı tamamladık. Antalya ve Muğla'mızda toplam 2516 bağımsız birimin ağır hasarlı, acil yıkılacak ve yıkık olduğunu tespit ettik. Şu ana kadar yangından ağır hasar gören 1100 binanın yıkım çalışmalarını tamamladık" dedi.
21 MAHALLEYE 100 MİLYONLUK İÇME SUYU YATIRIMI
Evleri tamamen yananlara 50 bin liraya kadar eşya ve kira yardımlarına ilişkin bütün bedellerin hesaplara yatırıldığını kaydeden Bakan Kurum, Manavgat'ta Belenobası, Saraçlı, Değirmenli, Güzelyalı, Hocalı, Tepeköy, Ahmetler, Gebece, Bucak, Şeyhler, Oymapınar, Iğrışlar ve Merzevi, Alanya'nın ise Oba, Tosmur, Mahmutlar, Kestel, Kargıcak, Türkler ve Konaklı mahallelerinde içme suyu ile isale ve şebeke hatları için 50'şer milyon TL finans desteği verildiğini açıkladı. ASAT tarafından ihalelerin yapıldığını da belirten Kurum, inşa süreçlerinin de başlatıldığını ve 21 mahallenin su sorunun çözülmüş olacağını dile getirdi.
EVLERİN İNŞASI BAŞLADI
Yangından etkilenen mahalle ve köylerde bütün evlere girdiklerini anlatan Murat Kurum, “Evini, ahırını, geçim kaynağı olan hayvanlarını, bahçelerini kaybeden, zarar gören tüm vatandaşlarımızla görüştük. İlk andan itibaren başımızın tacı olan çiftçilerimizin mağduriyetini önlemek için zaman kaybına tahammülümüz olmaksızın çalışmaya devam ediyoruz. Bazıları bizim hızımızdan rahatsız olsalar da biz 7/24 esasıyla vatandaşlarımızın yaralarını sarmak için sahada bilfiil çalıştık. Hemen inşaatlarımıza başladık ve 2+1, 3+1 köy evlerimizi, kendi yerinde, yöresel mimariye uygun, ahırı ve deposuyla, camilerimizle, okullarımızla birlikte yapmaya başladık" diye konuştu.
YÜZDE 40-50 İNDİRİM VE EŞİT TAKSİTLİ 18 YIL GERİ ÖDEME
Manavgat, Alanya, Gündoğmuş ve Akseki'de toplam 1305 konut ve 600 ahırın yapımına başlandığını açıklayan Bakan Kurum, şunları kaydetti:
“Yine Muğla Marmaris'te 110 konut ve 130 ahırımızın inşasına başladık. Konutlarla birlikte cami, depo, ahır ve sosyal donatıların inşa çalışmalarına eş zamanlı devam ediyoruz. Tüm konutlarımızı söz verdiğimiz üzere en geç bir yıl içinde vatandaşlarımıza teslim edeceğiz. Nasıl ki deprem ve sellerde evleri hasar gören, yıkılan vatandaşlarımız için ucuzluk ve uzun vade gibi her türlü ödeme kolaylığını sağlıyorsak Antalya ve Muğla'da da afet bölgelerinde aynı uygulamalı yapacağız. Maliyetlerden yüzde 40-50 oranında indirim yapılacak. Çıkan tutarı vatandaşlarımız ilk 2 yılı ödemesiz olmak üzere 18 yılda ödeyebilecek. Ödemeler faizsiz ve eşit taksitlerle geri ödenecek."
DOĞAL YAŞAM KENDİNİ YENİLİYOR
Devlet-millet dayanışmasının en güzel örneklerinden birinin daha burada ortaya konularak yaraların sarıldığını kaydeden Bakan Kurum, şöyle konuştu:
“Bu yangın nedeniyle doğamızda, ormanlarımızda içimizi sızlatan, herkesi derinden üzen tahribatlar yaşandı. Doğadaki canlılarımızı kaybettik. Karıncalarımız, kaplumbağalarımız, keçilerimiz, böceklerimiz etkilendi, yuvaları yıkıldı. Bu canları geri getiremeyeceğimizi biliyoruz. Ancak doğamızı çevreci, doğa dostu, ekolojik dönüşüm çalışmalarıyla eski güzel, sağlıklı ve doğal hallerine kavuşturmamız mümkündür. Hayvan hakkı bizim için tartışılmayacak derecede çok kıymetidir. Her bir canlının yaşamı üzerinde hepimizin üzerine düşen sorumluluklar var. Doğal hayatı yeniden canlandıracak, canlılarımızı alıştıkları yayama yeniden kavuşturarak adımlarımızı da hızlı bir şekilde attık. Tarım ve Orman Bakanlığı'mız da yeşillendirme, ormanlaştırma faaliyetlerini sürdürüyor. Doğamız tekrar yeşil rengine kavuşuyor. Doğa kendini iyileştirme sürecini yine kendisi başlatmış durumda. Kuş, karınca ve sürüngen türü hayvanlarımız yeniden yuvalarını yapıyorlar, ağaçlar ve bitkiler sürgün veriyor."
NESLİ TEHLİKEDEKİ 52 TÜRÜN TOHUMLARI TOPLANIYOR
Bilim insanları ve uzman ekiplerin ekolojik rehabilitasyon çalışmaları hakkında da bilgiler veren Bakan Kurum, 31 ayrı istasyonda incelemelerin devam ettiğini, 370 ağacın çevre ve çap ölçümleri, kozalak sayımları ve kül ölçümlerinin sürdüğünü kaydetti. Sürüngenler, böcekler ve genel olarak fauna tespitlerinin yapıldığını dile getiren Kurum, “Nesli tehdit altındaki 52 türe yönelik tohum toplama çalışmalarımızı da titizlikle devam ettiriyoruz. Bu çalışmalar sonucunda geldiğimiz noktayı gösteren, bundan sonrası için neler yapacağımızı içeren bir rapor hazırladık" diye konuştu.
Deniz kirliliği ve deniz canlılarının da çok kıymetli olduğuna işaret eden Bakan Kurum, yangın sonrası dereler ve yağmur ile denize kül ve atıkların ulaşabildiğini ve kirletebildiğini kaydetti.