Tekirdağ'ın Çerkezköy ilçesinde bulunan Çerkezköy Devlet Hastanesi'nde aylarca doktorluk yapan ve olayın ortaya çıkmasının ardından 25 Kasım'da tutuklanarak cezaevine konulan Ayşe Özkiraz, dördüncü kez hakim karşısına çıktı. Özkiraz, savunmasında, “Dersimi aldım tahliyemi talep ediyorum” dedi.
Tekirdağ'ın Çerkezköy ilçesinde Devlet Hastanesinde aylarca doktorluk yapan ve olayın ortaya çıkmasının ardından 25 Kasım'da tutuklanarak cezaevine konulan Ayşe Özkiraz, Çerkezköy 5. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen dördüncü duruşmasına bulunduğu cezaevinden SEGBİS yöntemiyle katıldı. Duruşmada Özkiraz, “Dersimi aldım” diyerek tahliyesini talep etti.
Müfettiş raporu okundu
Duruşmada mahkemeye ulaşan müfettiş raporu okundu. Raporda “Çerkezköy Devlet Hastanesi'nde gönderilen kan grubu kartı, personel kimlik kartı ve laboratuvar kartı orijinal olarak olduğu belirtilen kartlar asılsızdır. Ayşe Özkiraz adına düzenlenen kartların külliyen sahte olduğu belli olmuş ve fark edilemeyecek boyutta olduğu ve renk ve uyum bakımından orijinali ile benzer nitelikte olduğu belirlenmiştir” denildi. Özkiraz'ın avukatı ise raporların müvekkiline gönderilmesini talep etti. Raporlarda teyit işleminin basit bir şekilde yapılabileceğini ifade eden Özkiraz'ın avukatı; “Rapor yanlış bir değerlendirme ile yanıltma tabiri olduğu ifade edilmiş. Fakat anlaşılabilen hususlar da olduğu aktarılmış. Basit bir teyit işleminde sahteliği ortaya çıkabiliyorsa, aldatma ve kandırma yoktur” dedi.
“Doktorun da tutuklanması lazım”
Sonrasında Ayşe Özkiraz'a “kan grubu kartını sen mi doldurmuştun?" sorusu yöneltildi. Özkiraz, “Devlet hastanesinde kan grubu kartımı lise sondayken laboratuvarda görevli olan kişi doldurmuştu” cevabı üzerine, sondaki 'm' harfini sen mi ekledin? Sorusunu yöneltilmesi üzerine Özkiraz, “Evet ben ekledim” dedi. Sanık Özkiraz'ın avukatı ise, “Bu evraklar sahteliği kolayca anlaşabilen kartlardır. Basit bir teyit işlemi ile yapılabileceği için bu durum, sahtecilik sayılmaz. Resmî belgede sahtecilik suçunun oluşabilmesi için bu evrakı kullandıktan sonra da devam etmiş olması gerekebilir. Çerkezköy Devlet Hastanesi'nde herkes tarafından bilinirken, bu kartı ibraz etmesi de beklenemez” dedi.
“Mahkemeye inancımı yitirdim”
Özkiraz'ın avukatı şöyle devam etti: “Beyanlara katılmıyoruz. Sanığımızın tutukluluğunun devamı için delillerin karartıldığı gösteriliyor. Fakat gördüğünüz gibi her şey ortada, delilleri karartma gibi bir durum yok. Kamu sağlığını biz de düşünüyoruz. Eğer müvekkilime ceza verecekseniz, doktorun da tutuklanması gerekiyor. Hep mağduru içeri atıyorlar. Ben mahkemeye inancımı yitirdim. Doktor bey mahkeme huzuruna gelip vermiş olduğu ifadesinde Ayşe'nin hastalara müdahale etmediğini belirtmiştir. Eğer doktorun bu beyanı kabul ediliyorsa, Ayşe'nin de serbest bırakılması gerekmektedir. Acaba mahkemenin gücü garibana mı yetiyor diye düşünmemize sebep oluyor. Sorumlu olan doktor serbest, gariban bir şoförün kızı tutuklu. Müvekkilimin artık tutuklu kalmasına sebep olmadığını düşünüyorum. Buna göre karar verilmesine istiyorum. Kanunlara göre karar verilmesini talep ediyorum.”
Tahliyesini talep etti
Sanık Ayşe Özkiraz ise, “Dersimi aldım, eğitim hayatıma devam etmek için tahliyemi talep ediyorum” dedi. Savcılık mütalaasının okunmasının ardından resmi belgede sahtecilik, özel belgede sahtecilik ve yetkisiz hekimlik suçlarını düzenleyen kanuna muhalefet suçlarından cezalandırılması istendi. Sanık Ayşe Özkiraz'ın avukatı tarafından ek süre istendi. Mahkeme tutuklu halinin devamına karar verilmesinin ardından duruşmayı 28 Mart Salı günü saat 15.00'e erteledi.