6 Şubat’ta Kahramanmaraş merkezli meydana gelen depremlerin ardından binlerce kişinin göç ettiği Mersin, depremzedelerin yuvası oldu. Özellikle Gençlik ve Spor Bakanlığı’na bağlı yurt ve kamplarda 15 bin depremzede misafir edilirken, her türlü ihtiyaçları karşılanıyor. Ailelerin çocukları için yurtlarda ana sınıfı, Mersin Üniversitesinde ise ilkokul, ortaokul ve lise sınıfları açılırken, bu süreçte psiko-sosyal destek de veriliyor.
Mersin, tüm birimleriyle deprem bölgesine ve depremzedelere destek vermeye devam ediyor. Bu desteklerin başında ise konaklama hizmetleri geliyor. Gerek valilik gerekse de belediyelerin hazırladığı yerlerde depremzede vatandaşların konaklaması ile ihtiyaçları da bir bir karşılanıyor. Özellikle Gençlik ve Spor Bakanlığı'na bağlı Mersin'deki yurt ve kamplarda 15 bin depremzede misafir ediliyor. Mersin Gençlik ve Spor İl Müdürü Ökkeş Demir de Kredi Yurtlar Kurumu'nun (KYK) Mersin Kırkkaşık Kız Öğrenci Yurduna yerleştirilen depremzedeleri ziyaret ederek, onlarla sohbet etti.
"21 tesisimizde 15 bin vatandaşımızı misafir ettik"
6 Şubat'ta meydana gelen depremlerde binlerce vatandaşın hayatını kaybettiğini hatırlatan Müdür Demir, "Tüm ülkemize bir kez daha baş sağlığı, geçmiş olsun diyorum. Allah'ım bir daha böyle acılar bize yaşatmasın. Depremin ilk olduğu andan itibaren hemen gençlik merkezlerimizi açtık. Hemen kumanyalar yapmaya başladık. Akabinde Gençlik ve Spor Bakanımızın talimatıyla Kahramanmaraş'a, Adıyaman'a, Hatay'a buradan sürekli yardım gönderdik. Depreminden bir kaç gün sonra da bölgeye yakın olmamız sebebiyle buraya doğru büyük bir göç başladı. Bizde Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü olarak 21 tesisimizde depremzedelerimizi misafir ettik. İlk dönemde 15 bin vatandaşımızı misafir ettik. Onların bütün ihtiyaçlarını karşıladık. Bugün yaklaşık 10 bin depremzede vatandaşımıza hizmet veriyoruz" diye konuştu.
"İnsanların yaralarını sarmaya çalıştık"
Deprem bölgesinden gelen vatandaşlara desteklerinin süreceğini kaydeden Demir, "Sonuç itibariyle bu insanlar hayallerini, evlerini, canlarını kaybetmiş. Bu sadece bir yardımlaşma hikayesiyle ilgili bir durum değildi. Biz burada psiko-sosyal desteklerde vermemiz gerektiğini anladık. İnsanlar aileleriyle geldiler. O insanlara psiko-sosyal destek de verdik. O insanların yaralarını sarmaya çalıştık. Bunların çocukları var. Küçük çocuklar için yurtlarımızda anasınıfları kurduk. Bunun yanında Mersin Üniversitesiyle birlikte güzel bir proje yaptık. Üniversitemiz eğitim-öğretime ara verdiğinden dolayı orada ilkokul, ortaokul ve lise sınıfları kurduk. O çocukların eğitim ve öğretimden geri kalmalarını da engelledik. Çocuklar okullarına devam ediyorlar. Çünkü bu süreçte en çok etkilenen çocuklar oldu" ifadelerini kullandı.
"İnşallah onlar rahata kavuşana kadar burada misafirlerimiz olacaklar"
İnsanların hikayelerini dinledikçe daha özveriyle çalışma yaptıklarını vurgulayan Demir, "Özellikle Gençlik ve Spor Bakanımız Mehmet Muharrem Kasapoğlu'nun çalışmasını gördükten sonra biz daha fazla çalışmalıyız dedik. Ben depremde ablamı kaybettim ama ikinci gün görevime geri döndüm. Burada birçok arkadaşımız aynı şeyi yaptılar. Çünkü birçok insan bizden yardım ve destek bekliyordu. Günde belki 1-2 saat uykuyla o süreci geçirdik ancak çok güzel çalışmalar yaptık. Şu anda geldiğimiz noktada insanlar mutlu, hiçbir sıkıntıları yok. Burada onlarla büyük bir aile olduk. Biz misafir vatandaşlarımız sayesinde empati yeteneğimizi de geliştirdik. İnanılmaz hikayelere denk geldik. Anne ve babayı kaybetmiş, tek kalmış kız çocuklarımız vardı. Burada kalan ve o bölgede yaşayan birçok öğrencimizi kaybettik. İnsanlarımız burada bir aidiyet duygusu geliştirdiler. Onların acıların paylaşınca onlarla bir hikayeniz oluyor. Buradan gidenlerde bizden çok hoş bir sedayla ayrıldılar. Biz burada moral ve motiveyi hep iri ve diri tuttuk. İnşallah onlar rahata kavuşana kadar burada misafirlerimiz olacaklar. Onlar bizimle yaşama, biz onlarla yaşamaya mutluyuz" şeklinde konuştu.
Hatay Antakya'dan depremin hemen ardından Mersin'e geldiklerini dile getiren Cemile Budanur ise "Allah var hükümet var. Çok şükür bize bakıyorlar. Birçok tanıdığımız hayatını kaybetti. Şimdilik buradayız. Eğer oralar düzelirse döneceğiz" dedi.