İzmir'in Çiğli ilçesinde yaşayan Hatice- Levent Erdoğan çiftinin 18 aylık kızı Beren Irmak Erdoğan, piyasada manyetik zeka küpü diye satılan oyuncak nedeniyle ölümden döndü. Yemek yememesi ve şiddetli karın ağrısı çekmesi üzerine yapılan tetkiklerde oyuncağın mıknatıslarını yuttuğu ve bağırsağının delindiği ortaya çıkan Beren, yapılan operasyonla hayata tutundu. Anne Hatice Erdoğan, "Kızımız ölümden döndü. Şimdi Beren Irmak bizim için bir mucize, bahşedilmiş bir hediye" dedi.
Ata Sanayi Sitesi'nde işyeri bulunan 2 çocuklu Hatice-Levent Erdoğan çifti, 6.5 yaşındaki oğulları Mehmet Sıraç için zeka geliştirdiği gerekçesiyle manyetik zeka küpü diye satılan oyuncaktan satın aldı. Ancak bir süre sonra çiftin 18 aylık kızları Beren Irmak'ta, kusma ve karın ağrısı şikayetleri başladı. Hastaneye götürülen Beren Irmak, iddiaya göre, mide spazmı ve gaz sancısı tanısıyla ilaç verilerek, eve gönderildi. 1,5 ay sonra Beren Irmak, yemek yememeye başladı. Karın ağrısı şikayetleri Beren, başka bir hastaneye götürüldü. Yapılan ultrason tetkikinde, küçük kızın bağırsaklarında yabancı cisim olduğu görüldü. Doktorların, cismin mıknatısa benzediğini söylemesi üzerine, çift oğullarına aldıkları zeka küpü oyuncağını hatırladı. Beren Irmak'ın oyuncaktaki mıknatısları yuttuğu ortaya çıktı. Erdoğan çifti, son olarak İzmir Kent Hastanesi'nin yolunu tuttu. Çocuk Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Tunç Özdemir tarafından ameliyat edilen Beren Irmak sağlığına kavuştu.
"12 MIKNATIS ÇIKARDIK"
Beren Irmak'ın getirildiğinde genel durumunun kötü olduğunu söyleyen Doç. Dr. Özdemir, "Bana bebeğin mıknatıs yutmuş olduğu söylendi. Çektiğimiz karın filminde bilezik şeklini almış küçük yuvarlak mıknatıslar görülüyordu. Hastanın bağırsak tıkanıklığı olduğunu saptadık. Hastanın beslenememesinin nedeni de bu bağırsak tıkanıklığıydı. Ameliyatta ince bağırsakların birkaç yerde birbirine yapışmış olduğunu, diğer kısımlarının da bu yapışıklıkların arasına sıkışmış olduğunu gördük. Yapışmış olan bağırsakları birbirinden ayırdığımızda, bu bağırsaklarda 6 delik olduğu, bu deliklerden uç uca birbirine tutunmuş küçük mıknatıslar çıktığı görüldü. 12 mıknatıs çıkardık. Ama bağırsakta başka mıknatıs kalıp kalmadığından emin olmak için tüm bağırsakları titizlikle inceledik. Başka bir mıknatısa rastlamadık. Bağırsağın delikler açılmış olan iki bölgesi, 10 santimetre ve 12 santimetrelik parçalar halinde çıkarıldı. İnce bağırsaklar iki bölgeden tekrar birbirine dikilerek bağlandı. Hastamızın bağırsakları 6'ncı günde tekrar çalışmaya başladı. Yemek yiyebilir hale gelen hastamızı, şifa ile taburcu ettik" dedi.
DOKTOR, EBEVENLERİ UYARDI
Özellikle çocukların her şeyi ağızlarına götürme eğiliminde olduklarını vurgulayan Doç. Dr. Özdemir, küçük oyuncak parçalarının, boncuk, pil, madeni para ve mıknatısların kolayca yutulabildiğini kaydetti. Özdemir, "Ebeveynler, çocuklarının oynadıkları oyuncaklar, ellerine aldıkları nesneler açısından çok dikkatli olmalılar. Çok zararsız görünen küçücük bir parça bile çocuğun hayatını ciddi bir şekilde tehlikeye atabilir hatta ölümüne sebep olabilir. Oyuncak üreticileri ve bu ürünleri denetleyen sistemler de bu tehlikeleri göz önüne alıp, çocukların kolayca yutabileceği oyuncaklar veya oyuncak parçalarının üretimi konusunda hassasiyet göstermelidirler" diye konuştu.
"BEREN, BİZİM İÇİN BİR MUCİZE"
Anne Hatice Erdoğan, "Eşim de ben de mahvolduk. Şu an bizim için bir mucize. Ben bugün 18 aylık çocuğumu tekrar kucağıma aldım. Hala yaşadığımız olayı psikolojik olarak atlatmış değilim. Bedensel olarak atlattım ama hem çocuklarımda hem de bizde hatta yakın çevremde bir travmaya dönüştü. İnsanın çocuğunu kaybedecek olması kötü bir duygu. Kimi zaman insan kendini yargılıyor 'neden aldım, neden yaptım, neden çocuklarıma böyle bir şey verdim' diye. 6.5 yaşında bir oğlum var, oğluma plastik silah, plastik kılıç bile almayan bir anneyim. Şiddet içerikli, şiddet eğilimi olan bir çocuk olarak büyümesin diye. Eğitim evde anne babadan başlar. Bilinçaltlarına yerleşmesin diye asla almam. Ama ben evime kurşun almışım. Bunu böyle tabir ediyorum. Bu süreçte çocuğumun düşmemesi, bir travma geçirip MR'a girmemesi, bir manyetik alandan geçmemesi, alışveriş merkezine gitmemesi bizim için bir mucize. Bu manyetik dalgaların birbirine verdiği zararla benim çocuğum çok daha büyük tahribata uğrayabilirdi. Beren, bizim için bir mucize. Bahşedilmiş bir hediye. Ben çok acı tecrübe edindim. Bizim için çok kötü bir anı olarak kaldı. Ama insanlarımız bilinçlensin, bizim yaşadığımız bu büyük travmayı kimse yaşamasın, çocukları sağlıklı mutlu büyüsünler" dedi.