Ünlü şarkıcı Oğuz Yılmaz (53), dün öğlen saatlerinde geçirdiği kalp krizi sonucu kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. Yılmaz'ın aranjörlüğünü yapan Özgür Koç, kendisinin yazdığı Oğuz Yılmaz'ın ise okuduğu ve henüz piyasaya sürülmeyen şarkıyı ilk kez dinletti. Koç, "Son yaptığımız şarkıyı dün eve bırakırken arabada açtık. 'Çok güzel oldu' diyerek sevinmişti. Benim şarkılarım öksüz kaldı." dedi.
Şarkılarıyla bir döneme damgasını vuran Oğuz Yılmaz, dün öğlen saatlerinde ailesiyle birlikte yaşadığı evde rahatsızlandı. Durumu fark eden ailesi, sağlık ekiplerine haber verdi. Yılmaz, eve gelen sağlık ekipleri tarafından yapılan ilk müdahalenin ardından özel bir hastaneye kaldırıldı. Yılmaz, burada yapılan tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetti. Oğuz Yılmaz'ın, geçirdiği kalp kirizi sonucu öldüğü öğrenildi.
Ünlü şarkıcının vefat haberi, sevenlerini ve müzik camiasını yasa boğdu. 26 yıllık müzik hayatına yüzlerce şarkı sığdıran Oğuz Yılmaz, yeni albüm hazırlığı yapıyordu. Hastaneye gelen Ankaralı sanatçılar, Yılmaz'ın ailesine başsağlığı dileklerinde bulundu. Yılmaz'ın cenazesi, yarın öğlen namazının ardından Karşıyaka Mezarlığı'nda toprağa verilecek. Sanatçının yakın arkadaşı müzisyen Ufuk Özel, "Geçen aylarda kalbinde olan bir sıkıntı sebebiyle stent takılmıştı. Sağlık problemleri vardı. Bugün de kalp krizi geçirdi. Hastaneye getirdiler ama kurtaramadılar ve vefat etti." diye konuştu.
YILMAZ'IN SÖYLEDİĞİ SON ŞARKI
Öte yandan Yılmaz'ın önceki gece son olarak görüştüğü aranjörü ünlü şarkıcı Özgür Koç, yaşadığı üzüntüyü anlattı. Koç, kendisinin yazdığı Yılmaz'ın ise okuduğu şarkıyı da ilk kez dinletti. Piyasaya henüz sürülmeyen şarkıyı dinlerken gözyaşlarına tutamayan Koç, şarkının kendisi için çok şey ifade ettiğini ve piyasaya sürüp sürmemek arasında kararsız kaldığını söyledi. Özgür Koç, şunları söyledi:
"Dün öğleden sonra buluşup stüdyoda çalışma yapacaktık. Yeni albümünü hazırladım ben. Okuduğu bir sürü şarkısı var onlarda yakında çıkacak. Saat 5 gibi sanatçı arkadaşımız Veli Erdem Karakülah ile birlikte stüdyoya geldi. Elinde bağlama vardı. 'Bu saz evimde duruyor. Bunun tellerini yap, zaten bana sen çalıyorsun' dedi. 'Bunu sana bırakıyorum' dedi. Sanki vedalaşır, 'sazım sana emanet' dermiş gibiydi. Beni de şu an en çok üzen o zaten. Keşke biraz daha ömrü olsaydı. İçeride müzik stüdyom var. Çok bilinen çoğu şarkısını da orada yapmışızdır. Pazartesi günü okuduğu 'hıçkırık tuttu beni' şarkısının klibini çekecektik. Onu organize ediyorduk ama nasip olmadı. Kendi kısmını okuması nasip oldu. Keşke onların hiç biri olmasa da o hayatta olsa. Son yaptığımız şarkıyı dün eve bırakırken arabada açtık. 'Çok güzel oldu' diyerek sevinmişti. Benim için çok büyük bir kayıp oldu. Benim şarkılarım öksüz kaldı. Benim ona okutacağım bir sürü şarkı vardı. Bende şimdi bir tane emanet sazı kaldı."
