MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Cumhuriyet savcıları HDP'nin bölücü kongresi hakkında mutlaka cezai takibata başlamalı, gecikmeksizin soruşturma açmalıdır. Türkiye muz cumhuriyeti değildir, çadır devleti değildir, etnik koalisyonun mecmu değildir. Herkes aklını başına alsın, bu ülke sahipsiz ve savunmasız değildir" dedi.
MHP lideri Bahçeli, TBMM'de, partisinin grup toplantısında konuştu. Bahçeli, Türkiye'nin olağanüstü süreçten geçtiğini, Rusya destekli rejim güçlerinin saldırılarının İdlib'de devam ettiğini söyledi. Türkiye'nin şubat ayı başından beri İdlib'de 16 şehit verdiğini hatırlatan Bahçeli, şunları kaydetti:
"İdlib ekseninde altı çizilmesi gereken muamma, bu ay sonuna kadar Suriye rejim güçlerinin gözlem noktalarımızın gerisine çekilip çekilmeyeceği meselesidir. Türkiye ve Rusya arasında Soçi Mutabakatı'na uygun hareket hususunda bir fikir ve görüş birliği vardır. Rusya Dışişleri Bakanı dün yaptığı açıklamada, Türkiye ile Rusya'nın İdlib'de tansiyonun nasıl düşürüleceği konusunu görüşmeye hazırlandıklarını dile getirmiştir. Sayın Cumhurbaşkanımızın 21 Şubat'ta Putin, Merkel, Macron ile yaptığı telefon diplomasisi, 5 Mart 2020'de dörtlü İstanbul Zirvesi'nin toplanacağını açıklaması İdlib merkezli gelişmelerin seyrini etkileme ve değiştirme ihtimali taşımaktadır. Elbette bütün ihtimalleri hesaba katmak, sahada ve masada yer tutmak, buna uygun stratejik planlamalar yapmak Türkiye için hayati olduğu kadar zaruridir. Sayın Erdoğan'ın İdlib'e harekâtı an meselesi olarak değerlendirmesi, buna karşılık Rusya'nın bu harekâtı en kötü senaryo olarak tanımlaması gergin bekleyişleri de körüklemektedir. Rusya Soçi Mutabakatına vurgu yaparken, taciz ve tahriklerini ısrarla sürdürmektedir. Karadan Esad güçleri, havadan Rus jetleri ölüm yağdırmaktadır. Yüksek yakıcı ve yıkıcı özelliğe sahip, patladığı yerde geniş bir alanda her canlıyı oksijensiz bırakan termobarik bombalarla belirlenmiş hedefleri vuran Rusya'dır. İdlib pek çok şeye gebedir."
'TÜRKİYE'NİN İDLİB'DEKİ VARLIĞI HAKKIDIR, HAKLIDIR'
Türk askerinin İdlib'de tek taraflı, işgal amaçlı ve dayatmacı anlayışla değil Astana ve Soçi ruhuna müzahir şekilde bölgede koordinasyon ve gerginliğin azaltılması hedefiyle bulunduğunu kaydeden Bahçeli, şöyle konuştu:
"Her ne kadar iradesi ve inandırıcılığı kalmamışsa da İdlib'de ateşkes rejiminin sağlanabilmesi, çözüm yollarının aralanması Soçi kararlarının tatbikine bağlıdır. Aksi takdirde İdlib patlayacak, zalimler ve katiller kaçtıkları yere kadar kovalanacaktır. Bu şartlar altında Türkiye'nin geri adımı düşünülemeyecektir. Zalim Esad döktüğü kanların bedelini damla damla ödeyecektir. İdlib'de ateşkesin tesisi için zulüm bitmelidir, saldırılar durmalıdır, masumlara yönelik acımasızlıklar son bulmalıdır. Rusya'nın Türkiye'ye karşı Suriye'nin arkasında durması, Suriye'yi Türkiye'ye tercihi akla ziyandır. Ve stratejik hesaplarla bile izah edilemeyecektir. Dahası Putin'in ikili oynaması, önde Sayın Erdoğan'a sarılırken, arkada Esad'ı kucaklaması tam bir çelişkidir. Türkiye ile Rusya stratejik ortak değildir, müttefik değildir; ama iki ülke arasında siyasi, ticari, ekonomik ve diğer ilişki ağları gelişmiş ve güçlenmiştir. Türkiye'nin İdlib'deki varlığı hakkıdır, haklıdır. Ülkemizin sınırında büyük bir sığınmacı yığılması varken, Rusya'nın bunu inkar etmesi hangi akla hizmettir? Şunu herkes bilmelidir ki, bizim haklarımıza, egemenlik ilkelerimize, güvenlik ve bekamıza saldıran ve kumpas kuran hangi güç veya ülke olursa olsun karşı karşıya gelmemiz kaçınılmazdır. Biz kuzu olup baş eğmeyiz, Bozkurt olur zalimleri tepeleriz."
'ÜSTÜ HDP, ALTI PKK OLAN KONGRE'
Bahçeli, HDP'nin önceki gün Ankara'da 4'üncü Büyük Olağan Kongresi'ni gerçekleştirdiğini hatırlatarak, "Kongrede yaşanan rezillikler izleyen her vicdan sahibi kardeşimizi rahatsız etmiştir. Sözde eş başkan değişimi gerçekleşmiş, bu görevin yenisi de katılımcıları Kürdistan’ın her köşesinden gelenler olarak selamlamıştır. Üstü HDP, altı PKK olan bu kongre ortamında, İstiklal Marşı okunmamış, sözde devrim şehitleri kılıfıyla teröristlere saygı duruşunda bulunulmuştur. Alçaklık bununla sınırlı kalmamış, bebek katili lehine sloganlar atılmıştır. Malum bir eş başkan da kurucu meclis çağrısı yaparak, tüm kimlik ve inançların kendisini güvende hissedeceği bir anayasadan bahsetmiştir. Yani kepazelik eşikleri ve sınırları fersah fersah aşmıştır" dedi.
'TÜRKİYE MUZ CUMHURİYETİ DEĞİLDİR'
MHP lideri Bahçeli, üzerinde durulması gereken noktanın, CHP ve Gelecek Partisi'nin kongreye üst düzey temsilci göndermesi ve eski Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'ın mesaj göndermesi olduğunu söyleyerek, "Demek ki Gezi kalkışmasıyla örtülü olarak Soros çocuklarıyla gurur duyan eski Cumhurbaşkanından onay almıştır. Demek ki HDP'nin CHP'ye yönelik 'cesur olun, kuytuda buluşmayalım, kapalı kapılar arkasında el ele gezmeyelim, siyasi nikâhımızı uluorta ilan edelim' dayatması karşılık bulmuştur. Cumhuriyet savcıları HDP'nin bölücü kongresi hakkında mutlaka cezai takibata başlamalı, gecikmeksizin soruşturma açmalıdır. Türkiye muz cumhuriyeti değildir, çadır devleti değildir, etnik koalisyonun mecmuu değildir. Herkes aklını başına alsın, bu ülke sahipsiz ve savunmasız değildir" diye konuştu.
'HERKES İŞİNE BAKMALI'
MHP Genel Başkanı Bahçeli, MHP'nin 'cumhur ittifakı'nın bir parçası olduğunu, TBMM'de denge ve denetleme görevini üstlendiğini kaydetti. MHP'nin hükümet ortağı olmadığını vurgulayan Bahçeli, şunları kaydetti:
"21 Şubat 2020 tarihli Resmi Gazete'den anlaşılmıştır ki Sayın Cumhurbaşkanı'nın onayıyla Avusturya Cumhuriyeti nezdinde Türkiye Cumhuriyeti Büyükelçisi tayin edilmiştir. Mezkur atamanın kamuoyuna yansımasıyla büyük bir eleştiri sağanağı başlamış, MHP'yi itibarsızlaştırmak, Cumhur İttifakı'nı baltalamak için ahlaksız bir süreç devreye alınmıştır. Avusturya Cumhuriyeti'ne görevlendirilen büyükelçinin bir ülkücü katili olduğu iddiası yaygın bir şekilde gündeme taşınmıştır. Ancak merhum şehidimiz Mustafa Erol'un katilinin kim ya da kimler olduğu belgeli, berrak ve resmi olarak tam bilinmeden, hatta mahkeme tutanakları iddiaları doğrulamazken, sosyal medyada provokasyon yapan, pusu kuran, ajitasyona yeltenen, bize dava öğretmeye, şehitlerimizi hatırlatmaya, MHP'yi yargılamaya çalışan art niyetli kişilerin varlığı da teker teker açığa çıkmıştır. Bu konuda hiç kimseden öğrenecek bir şeyimiz yoktur. Herkes işine bakmalıdır. Üzülerek ifade etmeliyim ki, bu tuzağa bazı milletvekillerimizin ve parti yöneticilerimizin düşmesi de hazin ve ibretlik bir vakıadır. Biz şehidi de biliriz, katili de biliriz. Söyleyeceğimiz sözü de biliriz, atacağımız taşı da biz seçeriz" ifadelerini kullandı.
Bahçeli ayrıca, koronavirüs tehdidine karşı mücadele eden Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ve sağlık çalışanlarını kutladı. Bahçeli ayrıca, 21'inci dönem Çankırı Milletvekili İrfan Keleş'in TBMM'de düzenlenen cenaze törenine katıldı.DHA