Bakan Koca: 'Görev yeri deprem bölgesi olan ve tayin isteyen sağlık personeli için düzenleme yaptık'

Bakan Koca: 'Görev yeri deprem bölgesi olan ve tayin isteyen sağlık personeli için düzenleme yaptık'
Bakan Koca: 'Görev yeri deprem bölgesi olan ve tayin isteyen sağlık personeli için düzenleme yaptık'
 

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, depremin merkez üssü Kahramanmaraş’ta incelemelerde bulundu. Bakan Koca, incelemelerin ardından Kahramanmaraş İl Sağlık Müdürlüğü’nde yaptığı basın açıklamasında, “Görev yeri deprem bölgesi olan ve tayin isteyen sağlık personeli için düzenleme yaptık” dedi.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Kahramanmaraş İl Sağlık Müdürü Ali Nuri Öksüz ve beraberindeki heyet ile Karacasu Konteynerkent, MSB Sahra Hastanesi, Necip Fazıl Şehir Hastanesi'ni ziyaret ederek, Cuma namazını hastanede kıldı. Namazın ardından Bakan Koca ve beraberindeki heyet, Azerbaycan Sahra Hastanesi'ni ve KAFUM Çadırkent ziyaretinin ardından İl Sağlık Müdürlüğü'ne gelerek basın açıklaması düzenledi.

Bölgedeki mobil eczaneler sayesinde ilaç sıkıntısının bulunmadığını söyleyen Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, “6 Şubatta yaşanan Kahramanmaraş merkezli 2 deprem ve devamındaki depremlerin yol açtığı ıstıraplardan hem kendi payımıza düşeni yaşıyor, hem de hepsini bir bütün olarak hissediyoruz. 19 gündür deprem bölgesindeyim. İnsanın umudunun ve ıstırabının daha büyüğüne tanık olduğunu sanırım kimse söyleyemez. Arama ve kurtarma çalışmalarını, yardım için milletçe kenetlenmeyi gördükten sonra kimse, “Gerçekten de birimiz hepimiz içinmişiz” demekten kendini alıkoyamaz. Söylenecek çok şey var ama şu gerçek de göz ardı edilebilir mi? Felaketi yaşamayan, onu yaşayan gibi anlayamaz. Deprem şehirlerini çıplak gözle görmemiş olan, onu gören gibi hissedemez. Bölge insanının duyguları karşısında Devletin taşıdığımı, büyük ve hiçbir duyguyla kıyaslanamayacak duygu “görev” duygusudur. Kahramanmaraş'ta 13 devlet hastanesi, 1 üniversite hastanesi, 7 sahra hastanesi, 8 toplum sağlığı merkezi, 77 aile sağlığı merkezi, sayısı 40 olan 112 istasyonu, 101 sağlık evi ile hizmet veriyoruz. İkinci basamak sağlık hizmeti veren tesislerimizden Türk Oğlu Devlet hastanemiz ve Nurhak Devlet Hastanemiz ağır hasarlı durumda. Necip Fazıl Şehir Hastanemiz hizmet vermeye devam etmektedir. Elbistan Devlet Hastanemiz hasara uğramamıştır. Kahramanmaraş'ta 120 eczanemiz hizmete devam ediyor. Ayrıca sahra hastanelerimizin eczaneleri ve 14 ayrı noktada mobil eczanelerimiz bulunmaktadır. Tüm bölgede ilaç temini ile ilgili sorun bulunmamaktadır” dedi.

Bakan Koca, bugüne kadar 68 binden fazla afetzedenin hastaneden taburcu olduğunu söyleyerek, “Bugüne kadar 68 binden fazla afetzede hastamızı taburcu ettik. İlimizin sağlık tesislerinde tedavisi devam eden depremzede hastamız kalmamıştır. Sevk edildikleri illerde tedavileri süren hastalarımıza acil şifalar dilerim. İlimizde görevli sağlık personeli sayısı 3.747'dir. İl dışından görevlendirilmiş olup, görevine halen devam eden bin 505 çalışma arkadaşımız var. Kahramanmaraş'ta afetten kaynaklanan sebeplerle bin 789 ameliyat yapıldı. Sağlık tesislerine toplam başvuru sayısı, 48 bin 223'ü acil olmak üzere, 54 bin 018'dir. İl genelinde servis yatak doluluk oranımız yüzde 23, yoğun bakım yatak doluluk oranımız yüzde 28. Yeterli kapasitemiz mevcut. 9 hastanemiz evde sağlık hizmeti vermeye devam etmektedir. Afetin ilk gününden bu yana 559 hastamıza evde sağlık hizmeti verilmiştir. Gün aşırı köylerimize ambulans gönderilmekte, sağlık taraması ve kronik hasta takibi yapılmaktadır. 61 gezici sağlık ekibi 473 köye gün aşırı ziyaret yapmaktadır. Bu güne kadar 65 bin 942 hastaya birinci basamak sağlık hizmeti ulaşmış, 145 bin 540 hastamız sağlık hizmeti almıştır. Çadır kentlerde kurulan toplam 15 acil müdahale ünitesinde yapılan muayene sayısı 24 bin 501'dir. Alo 184 Sağlık hizmeti çağrı sistemimiz devreye alınmıştır. Deprem bölgesinde, evde sağlık hizmeti, ilaç ve bakım ihtiyacı olan vatandaşlarımız 184 numaralı telefonu arayarak sağlık hizmeti talebinde bulunabilirler. Acil sağlık hizmeti dışında kalan evde bakım, ilaç, pansuman, hastaneye sevk talebi gibi ihtiyaçlar, Alo 184 çağrı sistemiz ile merkezi olarak karşılanmaktadır. Bildiğiniz gibi 75 yaş üzeri vatandaşlarımızı yakından takip ediyoruz. Şuana kadar 75 yaş üzeri hastalarımızın yüzde 78'ine ulaştık. Bunların yarısı il içinde ulaşılarak kronik hastalık ilaç talepleri yerinde karşılandı. Kalan yarısının il dışında olduğu tespit edildi. Bulundukları ilde hizmet verildi. Bir afetin akabinde yaşanan acıları artırabilecek risk, muhtemel halk sağlığı sorunlarıdır. Bu riskin önlenmesi birlikte hareket etmekle mümkündür. Böylesi durumlarda tehlike daha çok, sağlıksız veya tehlikeli atıkların karıştığı sulardan kaynaklıdır” ifadelerini kullandı.

“Açıklama yapılana kadar şebeke suyu içilmemeli”

Bakan Koca, yetkili kurumlardan açıklama yapılana kadar şebeke suyunun içme suyu olarak kullanılmamasını söyleyerek, sözlerine şu şekilde devam etti:

“Depremin ilk günlerinden itibaren su klorlama çalışmalarını, bakiye klor ölçümlerini düzenli olarak yapıyoruz. Aldığımız bin 533 su numunesinden bin 354'ünde klor oranının yeterli olduğu, 179 numunede ise yetersiz olduğu tespit edilmiştir. Su numunelerinin mikrobiyolojik ve kimyasal analizleri burada, Kahramanmaraş Merkez Halk Sağlığı Laboratuvarımızda yapılmaktadır. Bu analizler, şebeke suyunun içme suyu olarak kullanılmasının riskli olduğunu ortaya koymaktadır. Alınan su örneklerinden 176'sı uygunsuz bulunmuştur. Bir kısmı mikrobiyolojik veya kimyasal uygunsuzluktur. Bilimsel tespitlerden hareketle gerekli önlemler alınmaktadır. Israrlı uyarımı burada da tekrarlamak istiyorum. Valilik ve kaymakamlıklar açıklama yapana kadar, şebeke suyunu içme suyu olarak kullanmayalım. Su hayattır, hep öyle kalsın ve hastalık sebebi olmasın. Daha önce yaptığım açıklamalarda belirttiğim gibi, mevcut şartlar itibarıyla halk sağlığını tehdit edici bir durum şuana kadar yoktur. Şartların gerektirdiği tedbirlere uymak bunun güvencelerinden biridir.”

“Depremde yaralanan vatandaşlar tetanos aşısı olmalı”

Hassas olunması gereken konulardan birinin de tetanos olduğunu ve depremde yaralanan vatandaşların mutlaka tetanos aşısı olması gerektiğini söyleyen Bakan Koca, “Bugünlerde hassas olunması gereken bazı sağlık konuları var. Bunlardan biri tetanostur. Tetanosa neden olan mikrop, paslı çivi, bıçak veya metal kesikleri ile kolayca bulaşabilir. Vücuttaki yaralar, cilt enfeksiyonları mikrobun bulaşmasına fırsat tanır. Tedbire büyük önem veriyoruz. Deprem bölgesinde, enkazda çalışan görevlilerin tetanos aşılarını yaptık. Öncelikle yaralılar olmak üzere, depremzedelerin tetanos aşıları da yapılmış durumdadır. Sizlerden, çok hafif de olsa depremde yara almışsanız, tetanos aşınızı hiç ihmal etmemenizi istiyorum. Lütfen en yakın görevlimize başvurun. Arama kurtarma çalışmaları sırasında ortaya çıkan toz da sağlık açısından risk taşıyordu. Bu tehdidi önlemek için çalışanlara ve yakın yerlerde bulunanlara 2 milyondan fazla N95 maske dağıtmıştık. Benzer şekilde halen enkaz kaldırma çalışmalarında da maske kullanımı asla ihmal edilmemelidir. N95 maske ekiplerimizden temin edilebilir. Bölgede görevli sağlık çalışanları için yeni bir düzenleme yapıyoruz. Bu düzenlemede, öncelikli olarak, gönüllülüğü kolaylaştırıyor, bir sisteme kavuşturuyoruz. Afet Bölgesinde gönüllü olarak çalışmak isteyen hekimlerin, hemşirelerin, tüm sağlık çalışanı arkadaşlarımızın bu taleplerini iletebilmesi için Ekip Portal Uygulaması üzerinden başvuru formu oluşturulmuştur. Gönüllülük başvuruları ilgili il sağlık müdürlüğünce görüntülenebilecek, Bakanlığımızca ihtiyaç doğrultusunda görevlendirme yapılacak. Başvuracak tüm arkadaşlarıma şimdiden teşekkür ediyorum” dedi.

Görev yeri deprem bölgesi olan ve tayin isteyen personel için de düzenleme yaptıklarını söyleyen Fahrettin Koca, “Bir diğer düzenlemeyi, görev yeri halen deprem bölgesi olup, başka bir ile atanmak isteyen sağlık çalışanlarının başvuruları için yaptık. Bu arkadaşlarımızın görevlendirme ve tayin talebi başvuruları Personel Bilgi Sistemi üzerinden alınacaktır. 1966'da yaşanan Varto Depremi üzerine kaleme aldığı yazıda üstat Sezai Karakoç, ebedi âleme uğurlanan insanların dilinden şöyle demişti: “Biz, dağılan kitabın uçuşan yapraklarıysak, siz de ortada kalan yapraklarısınız. Yaprakların toplanıp kitabın yine kitap yapılacağı gün gelecektir.” Her birinize saygılarımı sunuyorum. Sağ olun. Başımız eğilmeyecek, devlet ve millet gücüyle şehirler ayağa kalkacak” ifadelerini kullandı.

İlginizi Çekebilir