Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un Cezayir ve Türkiye’ye ilişkin "Cezayir tarihi Türk etkisiyle yeniden yazıldı ve gerçeklere dayanmıyor, Fransa'ya yönelik nefrete dayanıyor" açıklamasına Osmanlı Ocakları Genel Merkezi’nden tepki geldi. Yapılan yazılı açıklamada, “Fransa Cumhurbaşkanı Macron'un, ülkesinin sömürgeci zihniyetini unutmuş ve bu zalim geçmişini bir tarafa bırakarak, Cezayir'deki Osmanlı hakimiyetini "sömürgecilik" olarak lanse etme çabası kabul edilir gibi değildir” ifadelerine yer verildi.
Osmanlı Ocakları Genel Başkanı Kadir Canpolat’ın konuya ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, “Cezayir'de "askeri-siyasi bir sistemin" hüküm sürüyor ve ülkenin resmi tarihinin tamamıyla yeniden yazılacak olması: Fransa’sının kirli geçmişi bilinecek ve Osmanlı’nın ne kadar adaletli ve hoşgörülü olduğu ortaya çıkacak olmasından Macron utanıyor ve Osmanlı’ya hakaret eden açıklamalarda bulunuyor” denildi.
"CEZAYİR'İN BİR ULUS OLARAK İNŞASI, İZLENMESİ GEREKEN BİR FENOMENDİR”
Türkiye’nin Cezayir’de oynadığı rolün temelinde Osmanlı referansı olduğunu belirten Canpolat, “Fransız sömürgesinden önce Cezayir’de hatta dünyada Osmanlı varken bir sömürge yoktu olamazdı, buna Osmanlı müsade etmezdi. Türkiye'nin Cezayir'de oynadığı rolü ve kurduğu hakimiyetin temelinde Osmanlı referansı vardır. Bizim geldiğimiz iyilik medeniyetle sizlerin geldiği sömürge medeniyeti asla bir değildir. Cezayir vatandaşları ve vicdanı olan her dünya halkı bunu çok iyi bilmektedir” dedi.
Emmanuel Macron’un "Cezayir tarihi Türk etkisiyle yeniden yazıldı ve gerçeklere dayanmıyor Fransa'ya yönelik nefrete dayanıyor" sözlerine tepki gösteren Canpolat şu ifadeleri kullandı:
“Amaçlarının ne olduğunu biliyoruz. Güneş balçıkla sıvanmaz. Osmanlı’nın adaleti Macron’un en iyi yanından ve hayallerinden daha büyüktür. Osmanlı’yı iyi okuyamamış. Macron’un bu açıklamalarına Cezayir'de hem resmi hem de sivil kanattan tepki geldiğini görüyoruz.”
"CEZAYİR'DEKİ OSMANLI VARLIĞINDA UTANILACAK BİR TARAF YOK"
Macron'un Fransa'nın Cezayir'deki sömürgeci tarihine karşı 16. yüzyıldan 19. yüzyılın başlarına kadar devam eden Osmanlı hakimiyetine işaret eden açıklamaları, Cezayir kamuoyu tarafından da kabul edilemez olarak değerlendirildiğini ifade eden Canpolat, “Osmanlı’nın anlayışı ve inancı, ‘İnsanı yaşat ki, devlet yaşasın’ anlayışıdır. Bu anlayışa sahip olan bir cihan devleti sömürgeci değil, sömürenlere karşı sürekli şehit vermiştir. Türkiye de aynı ruh ve manada dünyaya yeniden adaleti, hoşgörüyü, kardeşliği ve huzuru getirmek için var gücüyle hizmet vermektedir. Bu dönemde dünya Türkiye ile ikinci kez huzuru, adaleti ve kardeşliği yakalama fırsatı bulmuştur” diye konuştu.
