Diyarbakır'da terör örgütü PKK tarafından kaçırılan çocuklarının bulunmasını isteyen 155 ailenin; HDP il binası önündeki oturma eylemi, 431'inci günde de sürüyor. 22 Ekim günü HDP İl Başkanlığı'na yapılan operasyonda, PKK'lı teröristlerin sicil bilgilerinin yer aldığı ajandanın bulunması ailelerin tepkilerini çekti ve il binasına girmek istediler. 2019 yılında 15 yaşındayken kaçırılan oğlu Yusuf için evlat nöbetini tutan Celil Begdaş,"HDP'de yapılan aramada çocuklarımızın isminin olduğu bir ajanda ortaya çıktı. Hani çocuklar buradan gitmemişti, şimdi ne söyleyecekler?" diyerek tepki gösterdi.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nca başlatılan soruşturma kapmasında, yasa dışı pankart asıldığı gerekçesiyle İl Emniyet Müdürlüğü ekiplerince 22 Ekim günü HDP Diyarbakır İl Başkanlığı binasına operasyon düzenlendi. Operasyonda ele geçirilenler arasında yer alan bir ajandada, dağa kaçırılan çocuklara ait bilgiler bulunuyordu. Ajandada terör örgütü PKK tarafından kaçırılan çocuklarını geri almak için HDP Diyarbakır İl Başkanlığı binası önünde oturma eylemi yapan ailelerle ilgili bilgilerin de toplandığı ortaya çıktı.
Bugün ajandanın ortaya çıkması ve duyulmasının ardından aileler HDP İl Başkanlığı binasına girmek istedi ancak polis izin vermedi. Diyarbakır'da yaşayan inşaat işçisi baba Celil Begdaş ile eşi Hediye Begdaş, 5 Mayıs 2019'da ortadan kaybolan oğulları Yusuf'un HDP'liler tarafından düğün aracı olarak süslenen minibüsle dağa kaçırıldığını ifade etti., Celil ve Hediye Begdaş, 4 Eylül 2019'dan beri oturma eylemlerini sürdürüyor. Oğlunun 14 yaşındayken HDP il binasında dağa götürüldüğünü belirten Begdaş, oğlunun montunu ve kimliğini il binası içinde ele geçirdiğini söyledi. HDP'den çıkan ajandayla söylediklerinin gerçek olduğunun ortaya çıktığını dile getiren Celil Begdaş, şöyle konuştu:
"Oğlum 14 yaşındaydı. Oğlumun montunu, kimliğini il binası içerisinde yakaladım. Geçenlerde burada yapılan aramada çocuklarımızın isminin olduğu bir ajanda ortaya çıktı. Hani çocuklar buradan gitmemişti, şimdi ne diyecekler? HDP Milletvekili Remziye Tosun'a sesleniyorum, bana 'Alçak, şerefsiz' diyordun, şimdi mahkemede benim yüzüme nasıl bakacaksın. Bak isimler çıktı burada. Burada battaniyeler çıktığında sorduk 'bu nedir?' kimsenin sesi çıkmadı, sanki 5 yıldızlı oteldir burası. Biz, asker ve polis anaları, kendi evlatlarımızı istiyoruz. Biz hiçbir siyasi partiye bağlı değiliz. Ben devletle buraya gelmedin, oğlum gittiği gün şikayette bulunup buraya geldim. Ben ve bütün anne babalar evlatlarını istiyor. Bu evlatlarımız buradan gitmiş. Ben elimi Kur'an'a basarım ki oğlum buradan gitti."
'KIZIMI BİR BUÇUK AY BUARADA TUTUP DAĞA GÖNDERDİLER'
2014'te kaybolan kızı Şeyma için Bursa'dan gelerek evlat nöbeti tutan Türkan Mutlu ise çocuklarının HDP binasından dağa götürüldüğünü herkesin bildiğini belirterek, kendi kızının 1,5 ay burada tutulduktan sonra dağa götürüldüğünü söyledi. Bunun HDP'ye yapılan operasyonda ele geçirilen ajandayla kanıtlandığını aktaran Mutlu, "15 gün önce buraya operasyon oldu, biz hepimiz ve dünya da biliyor ki bizim çocuklarımız buradan gitti. Çocuklarımızın isminin olduğu bir ajanda ortaya çıktı. Elimde kanıt olmasaydı ikinci yılımıza girdik burada oturmazdım. Benim kızımı bir buçuk ay burada tutmuşlar, sonra dağa göndermişler. Benim kızım öğrenciydi, götürmeselerdi şu anda 3 yıldır öğretmenlik yapıyor olacaktı, çocuklara eğitim verecekti. Çocuğumun elinde kalemi aldılar, eline silah verdiler ve ölüme gönderdiler. Ben 7 yıldır evlat acısı çekiyorum" dedi.
