Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi Başkanı Hayrettin Güngör, yakalandığı koronavirüsü 17 günlük tedaviyle yenerek, sağlığına kavuştu. Güngör, "Ayağa kalkınca öyle bir öksürüyorsunuz ki, dayak yemiş gibi. Hemen yatmak istiyorsunuz" dedi.
Rahatsızlanması üzerine yapılan Covid-19 testi pozitif çıkan Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı Hayrettin Güngör, hemen evinde tedaviye alındı. Güngör, daha sonra ise Necip Fazıl Şehir Hastanesi'ne kaldırıldı. 10 günü hastanede toplam 17 günde sağlığına kavuşan Güngör, taburcu oldu. Görevinin başına dönen Başkan Güngör, hastalık süresince yaşadıklarını anlattı.
'EN UFAK BELİRTİSİ OLANLAR TEST VERSİN'
Kendisiyle ilgilenen sağlık çalışanlarına teşekkür eden Başkan Hayrettin Güngör, belirtilerin hafif bir öksürük ile başladığını belirterek, "Üç günlük bir gecikmem olduğunu düşünüyorum. Üç gün sonra test vermeye gittim. En ufak belirtileri olanlar test vermeye gitsinler, çünkü hastalığın erken teşhisinin ilaç tedavisinin başlamasında çok etkin olduğunu ifade ediyorlar. Bu süreyi mümkün olduğunca ihmal etmesinler, test versinler. Kişiden kişiye değişiyor hastalığın seyri. Bazıları çok rahat atlatabildiği gibi bazıları daha ağır geçirebilir. Ben bir hafta evde tedavi gördüm, öksürüğüm artınca hastane ortamına geçtim. Yoğun bakımda değil ama hastane ortamında 10 gün tedavim devam etti. Daha sonra bir hafta evde istirahatla, Rabbimize şükürler olsun sağlığımıza kavuştuk" diye konuştu.
'BENİ RAHATSIZ EDEN ÖKSÜRÜK OLDU'
Güngör, "Öksürükten çok muzdarip oldum, öksürük çok rahatsız edici. 'Derdi veren dermanı da verir' diyoruz. Nefeste çok büyük sıkıntım olmadı, öksürükte çok büyük sıkıntım oldu. Çünkü ayağa kalkınca öyle bir öksürüyorsunuz ki, dayak yemiş gibi. Hemen yatmak istiyorsunuz" dedi.
'HERKES, KENDİ DENETİMİNİ KENDİSİ YAPMALI'
Pandemi ile mücadelede Türkiye'nin dünyaya örnek bir yönetim sergilediğini, bu süreçte sağlık çalışanlarının fedakârca çalıştığını ve çalışmaya devam ettiğini belirten Hayrettin Güngör, şunları söyledi:
"Temizlik, maske ve mesafeye riayet edelim. Zorunlu olmadıkça hareketliliğimizi kısıtlayalım. Tedbiri elden bırakmasınlar. Biz hükümetimizin, devletimizin, umumi hıfzıssıhha kurulu kararlarının etkin uygulanmasını sağlıyoruz. Ama herkes kendi denetimini kendi yapmalı. Yani 'Kural koyuldu şeklen buna uyayım' değil, 'Ben sağlığım için, geleceğim için, sevdiklerim için bu kurallara uymam lazım' deyip, kendi denetimlerini kendileri yapsınlar."(DHA)
