665 yıllık Manisa Ulu Camii, 3 yılın ardından ibadete hazırlanıyor

665 yıllık Manisa Ulu Camii, 3 yılın ardından ibadete hazırlanıyor

Saruhanoğulları Beyliği'nin en önemli yapılarından, 665 yıllık Manisa Ulu Camii'nde, Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün 2018'de başlattığı restorasyon çalışmalarında sona gelindi. İzinsiz yapılan çeşitli eklentiler ve yanlış uygulamalar nedeniyle orijinalliğini yitiren cami, 5 milyon TL harcanarak aslına uygun restore edilirken, İzmir Vakıflar Bölge Müdürü Muzaffer Ataseven, çalışmaları yıl sonuna doğru bitirmeyi planladıklarını söyledi.

Saruhanoğulları Beyliği'nin en önemli yapılarından biri olan Manisa Ulu Camii, Muzafereddin İshak Bey tarafından 1366 yılında mimar Emet Bin Osman'a yaptırıldı. Beylikler döneminin en önemli ve ilgi çekici cami planı olarak gösterilen ve Manisa'nın simgelerinden olan cami, izinsiz yapılan çeşitli eklentiler ve yanlış uygulamalar nedeniyle orijinalliğini yitirdi. Camide, Vakıflar Genel Müdürlüğü'nce 2018'de restorasyon çalışmaları başlatıldı. Aslına uygun olarak restorasyonu sürdürülen cami için 5 milyon TL harcandı.

'YIL SONU İBADETE AÇILACAK'

Camide incelemelerde bulunan İzmir Vakıflar Bölge Müdürü Muzaffer Ataseven, camiyi bu yılın sonunda yeniden ibadete açmayı planladıklarını söyledi. Ataseven, "Camide restorasyon 2018 yılında başladı ve halen devam ediyor. Manisa Ulu Camii, beylikler döneminin en önemli eserlerinden biri. Burası külliye şeklinde, şehre hakim tepede inşa edilmiş. Caminin tarihini ve kim tarafından ne zaman yaptırıldığını, cami girişindeki kitabesinden biliyoruz. Restorasyonun 5 milyon TL maliyeti var. Bir eseri onarmaya başladığımızda, restorasyon sırasında beklemedik farklı şeylerle de karşılaşabiliyoruz. Onlarla ilgili ne yapacağımız konusunu da koruma kurullarına iletiyoruz, kurul karar veriyor. Bunlar biraz gecikmelere sebebiyet verebiliyor. İlk namaz için kesin bir tarih veremiyoruz. Şu anda çalışmalarımız devam ediyor. Aksilik olmaması durumunda, restorasyon çalışmalarını 2021 yılının sonuna doğru bitirmeyi planlıyoruz" dedi. 

'MİRASIMIZA SAHİP ÇIKMALIYIZ'

Eserlerin, bütün milletin ortak malı olduğuna ve sahip çıkılması gerektiğine dikkat çeken Ataseven, "Bu eserler tarihi mirasımızdır. Görünüşte Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün olsa da bizim malımızdır, bütün milletimizin ortak değeridir hatta dünya kültürel mirasıdır. Tabi bunu korumak önce yerel halka düşüyor. Buradaki yerel yönetimlere düşüyor. Bir yerel eseri en güzel şekilde onarabilir, restorasyonunu yapabilirsiniz ama o eserin içinde nefes alan insanların olması gerekiyor. Sadece eseri onarmak yetmiyor, onu sahiplenmek ve gelecek kuşaklara da aynı güzellikle aktarmak gerekiyor" diye konuştu. 

İlginizi Çekebilir